nefret (ayrılıkların şehri)

Başlatan __tweety__, Haz 13, 2009, 10:36 ÖÖ

« önceki - sonraki »

__tweety__

İçerimde bir hastalık başladı aniden.
Bu öylesine amansız bir hastalık
ki asalak gibi tüm duygularımı kemiriyor. Hakim olamıyorum ona,
hükmedemiyorum...
Hastalığım ne mi?
Nefret... Nefret... Nefret...
Şimdi, senin yokluğunda her şeyden nefret ediyorum.
Eskiden yalnızlığımın, mutluluğumun en yakın sırdaşı olan mavi denizlerden,
tatlı sert dalgalardan şimdi nefret ediyorum. Bana yalnızlığımı hatırlatıyor
şimdi kıyıya ulaşan her dalga. Şu, bana her zaman romantik gelen,
şiirlerimin ilham kaynağı kızıl ufuklardan, güneşin batışından
nefret ediyorum.
Biliyor musun? Artık, dünyadan ve şehirlerden de nefret ediyorum.
Şehirleri ayıran uzun yollardan da, derin uçurumlardan da nefret ediyorum.
Nefretim en çok iki şehirde yoğunlaşıyor. Birincisi ayrılığı tattığım
bu şehirden, adına "ayrılıklar şehri" dediğim, gecesine şiire yattığım,
gündüzüne umutla baktığım, havasını ciğerime çektiğim bu şehirden
nefret ediyorum.
Ve senin yaşadığın şehirden nefret ediyorum. Bana senin yokluğuna
ağıtlar yaktırdığı, seni ışıltılı gecelerinde barındırdığı için nefret ediyorum
o şehirden. Nefretim o denli yoğun ki... O her gece ışıl ışıl yanan
sokak lambalarını teker teker kırıp karanlık katran gecelere mahkum
etmek istiyorum. Karanlıklara gömülsün ki karanlıkta kalmak
nasılmış anlasın istiyorum.
İşte nefretim böylesine yoğun Hasret Çiçeğim.
Bir gün bu nefretim beni öldürebilir.
Ama ben, nefretten değil senin sevginden ölmek istiyorum.
Çabuk dön, ölebilirim...


Çalıntıdır

__tweety__


ScRe@m1

PAYLASIM ICIN T.Ş.K EDERIZZ GUZELL

ScRe@m1