Güneş enerjisi satın alacağız

Başlatan taschkent, Ekm 24, 2008, 06:03 ÖS

« önceki - sonraki »

taschkent

Avrupa'da İspanya'dan sonra en fazla güneş alan ülke konumundaki Türkiye, enerjisini güneşten ve rüzgârdan karşılayacak.



Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanı Şeref Efe, dünyanın enerji açığının her geçen yıl arttığını bu nedenle yenilenebilir enerji kaynaklarının kaçınılmaz olduğunu belirterek, "Dünyada enerji talebi 2020'ye kadar yüzde 55 oranında artacak. Türkiye'de bu artış yüzde 100 ile yüzde 150 arasında olacak" dedi.

Adana'daki 'Çukurova-İnovasyona Dayalı Enerji Kümelenmesi' konulu konferansa katılan Şeref Efe, burada yaptığı konuşmada güneş enerjisinin Türkiye için çok önemli bir kaynak olduğunu ancak bu konuda çok geride kalındığını söyledi. Avrupa'da Türkiye'nin İspanya'dan sonra en fazla güneş alan ülke olduğunu belirten Efe, "Yenilenebilir enerji konusunda güneşi çok az olan Almanya'da inanılmaz bir gelişme var. Ancak oralarda çok ciddi bir maliyet oluşturuyor. Bizde potansiyel yüksek olduğu için daha verimli kullanma imkanı var, bu da maliyeti düşürüyor. Özellikle güney kesimlerinde çok ciddi potansiyel var" diye konuştu. Şu andaki enerji talebinin yüzde 75 gibi bir kısmını yabancı kaynaklardan temin edildiğini belirten Efe, sözlerini şöyle sürdürdü;

"AR-GE çalışmalarına önem veriyoruz. Elektrik Etüt İdaresi rüzgar ve güneş haritası, Maden Tetkik Araştırma ise jeotermal haritası hazırladı. Bu doğrultuda kaynağı tespit edip, bunu ihaleyle yatırımcı veya girişimci şirketlere veriyoruz. Epey kaynağın ihalesi yapıldı, bu hızla devam edecek. Dünyada enerji talebi 2020'ye kadar yüzde 55 dolayında artacak Türkiye'de ise bu oranın yaklaşık yüzde 150'ye çıkacak. Bu bütün dünyanın üzerinde kafa yorduğu bir durum. Türkiye için çok daha büyük bir sorun."
Gelişmiş ülkelerde, gelişme çizgisiyle karbondioksit ve sera gazı emisyonları arasındaki bire bir ilişkinin de çözülmüş durumda olduğunu vurgulayan Efe, şöyle dedi:

"Enerji kullanımlarını da çok artırmadılar ve düşük seviyelerde tuttular. Özellikle 1990'dan sonra böyle bir çizgi var. Türkiye'de bu yok. Hala enerji ve karbondioksit emisyonlarındaki büyüme başa baş gidiyor. Bunları bir birinden ayıramadık. Dolayısıyla küresel ısınma ve iklim değişikleri kaygılarıyla bunu aşağıya çekmemiz gerekecek. Politikalarımızı şekillendirirken, kirletmeyecek, karbondioksit emisyonlarını çevreye olan etkilerini en aza indirecek teknolojilere yoğunlaşmamız ve çok fazla kaynak bulmamız gerekiyor. Bunları yaparken de arz güvenliğini teminat altına almalıyız. Sırf güneş enerjisine yönelik özendirici çalışma içindeyiz. Bunu yakında zamanda sonuçlandıracağız. Güneş enerjisinden üretilen elektriği satın alma garantisi olacak. Rüzgarın hep aynı seviyede esmemesi nedeniyle elektrikte kalite düşüklüğü olabilecek. Ancak, Almanya elektriğinin yüzde 20'sini rüzgardan alıyor. Bu bizim 2020 hedefimiz. Enerji ihtiyacımızın yarısını rüzgardan karşılayacağız."
Efe, enerji tasarrufu konusunda, 1 milyonun üstünde ampulü tasarruflu olanlarla değiştirdiklerini de kaydetti.

taschkent