Gemlik Forum - Gemlik'in Paylaşım ve Tartışma Platformu

Spor,Sanat ve Fotoğraf Bölümü => Aşk ve Sevgi => Hikayeler => Konuyu başlatan: « ąŋîZєø » - Mar 26, 2008, 12:26 ÖS

Başlık: Aşk ışıltısı (Bu yazıya zaman ayırın)
Gönderen: « ąŋîZєø » - Mar 26, 2008, 12:26 ÖS
> Eğer bir anne iseniz veya bir anneniz varsa burada yazılanları gayet iyi
> anlayacaksınız. Okumadan Da Yorum yazmayın pls
>
> 21 senelik evlilikten sonra "aşk ışıltısını" canlı tutmanın yeni bir
> yolunu buldum.
> Bir süre önce, başka bir kadınla çıkmaya başladım ve bu aslında eşimin
> fikriydi.
> Bir güneşim, beni çok şaşırtarak:
> "Biliyorum ki onu seviyorsun" dedi .
> Şiddetle itiraz ettim:
> "Ama ben seni seviyorum!!!"
> "Biliyorum ama aynı zamanda onu da seviyorsun. Ona da zaman ayırman
> gerekiyor"
>
> Karımın, ziyaret etmemi istediği "öbür kadın" , 19 yıldır dul olan
> annemdi.
> İşimin yoğunluğu ve üç çocuğumun beklentileri sebebiyle annemi görme
> fırsatım pek olamıyordu. O akşam annemi yemeğe ve ardından sinemaya davet
> ettim.
> Endişelendi ve hemen
> "İyi misin, her şey yolunda mı" diye sordu.
> Annem de geç saatte gelen bir telefonun veya sürpriz bir davetin mutlaka
> kötü bir anlamı olacağından şüphelenen tipte kadınlardandı.
>
> "Seninle beraber ikimizin biraz zaman geçirmemizin güzel olacağını
> düşündüm"
> diye yanıtladım.
> "Sadece ikimiz mi?"
> Biraz düşündü ve
> "Çok isterim" diye cevap verdi.
>
> O Cuma, iş çıkışı onu almaya giderken kendimi biraz gergin hissediyordum.
> Eve vardığımda fark ettim ki o da, randevumuzdan ötürü hafif gergin
> görünüyordu. Kapısının önünde, paltosunu çoktan giymiş bir şekilde
> bekliyordu. Saçlarını yaptırmıştı ve üzerinde babamla kutladıkları son
> evlilik yıldönümlerinde giydiği elbise vardı.
> Bana melekler kadar ışıltılı bir yüzle gülümsedi.
>
> Arabaya bindiğimizde
> "Arkadaşlarıma oğlumla dışarı çıkacağımı söyledim ve gerçekten çok
> etkilendiler"
> dedi,
> "Randevumuzun nasıl geçtiğini duymak için sabırsızlanıyorlar."
>
> Gittiğimiz restoran, çok şık olmasa da sevimli, sıcak ve servisin kaliteli
> olduğu bir
> mekândı. Annemse, bir kraliçe edasıyla koluma girdi.Yerimize oturduktan
> sonra
> ona menüyü okumam gerekmişti, çünkü küçük yazıları göremiyordu. Ben daha
> menünün ortalarındayken annemin nemli gözlerle ve nostaljik bir gülüşle
> bana
> bakmakta olduğunu fark ettim:
> "Eskiden, sen küçükken, menüleri okuyan bendim, sense meraklı bakışlarla
> beni dinlerdin" dedi.
> Ben de gülümsedim:
> "O zaman, şimdi senin rahat rahat oturma sıran ve ben de okuyarak borcumu
> ödeyebilirim" dedim.
>
> Yemek boyunca muhabbetimiz çok güzeldi, sıra dışı hiçbir şey olmadı ama
> eskilerden ve hayatlarımızdaki yeniliklerden bahsederek kaybettiğimiz
> zamanın birazını telafi etmeye çalıştık.O kadar çok konuştuk ve eğlendik
> ki film
> saatini kaçırdık. Akşam annemi bırakırken; "Seninle tekrar çıkmak isterim
> ama
> ancak bu sefer benim seni davet etmeme izin verirsen" dedi ve bir akşam
> tekrar
> buluşmakta karar kıldık.
>
> Eve geldiğimde eşim yemeğin nasıl geçtiğini sordu: "Çok güzeldi" dedim
> "Düşünebileceğimin çok üstündeydi"
> Birkaç gün sonra annem aniden ciddi bir kalp krizi sonucu vefat etti.
> Bu o kadar ani gerçekleşmişti ki onun için bir şey daha yapma şansım
> olmamıştı. Birkaç zaman sonra evime, annemle yemek yediğimiz restorandan,
> ödenmiş iki kişilik bir yemek faturası ve üzerine iliştirilmiş bir not
> yollandı:
>
> Oğlum, bu faturayı önceden ödedim, çünkü seninle kararlaştırdığımız
> randevu
> gününe gelemeyeceğimden neredeyse yüzde yüz emindim. Yine de iki kişilik
> bir
> yemek ayarladım çünkü bu sefer eşinle beraber gitmenizi istiyorum. Seninle
>
> olan o günkü randevumuzun benim için ne anlam ifade ettiğini bilemezsin.
> Seni Seviyorum."
>
> O esnada, "Seni Seviyorum" demenin ve hayatta değer verdiğimiz insanlara
> hak ettikleri zamanı ayırmanın önemini anladım. Hayatta hiçbir şey
> ailenizden
> daha önemli değildir. Onlara hakları olan zamanı ve ilgiyi verin çünkü
> böyle şeyleri
> erteleyebileceğiniz "başka bir zaman" ı her istediğinizde
> yakalayamayabilirsiniz.
>
> Bazıları der ki, doğumdan sonra altı hafta içerisinde normale
> dönebilirsiniz.
> Belli ki, bu bazıları, bir kere anne olduktan sonra artık "normal" diye
> bir şeyin
> tarihe karıştığından habersiz.
>
> Bazıları der ki, anne olmak içgüdüsel olarak bilinir, sonradan öğrenilmez,
>
> belli ki bu bazıları hiçbir zaman 3 yaşında bir çocuğu alış-verişe
> götürmeyi
> denememiş.
>
> Bazıları der ki, anne olmak sıkıcı bir şeydir. Belli ki bu "bazıları"
> ehliyetini yeni
> almış onsekiz yaşındaki çocuğunun kullandığı arabaya binmemiş.
>
> Bazıları der ki, eğer iyi bir anne olursan çocuğun da iyi bir çocuk olur.
> Belli ki
> bu "bazıları" çocukların bir kullanım kılavuzu ve garanti belgesiyle
> birlikte geldiğini
> sanıyor.
>
> Bazıları der ki, iyi anneler hiçbir zaman çocuklarına karşı seslerini
> yükseltmezler.
> Belli ki bu "bazıları" hiçbir zaman mutfağa aniden girdiklerinde
> çocuklarını; bütün
> mutfak havlularını ve peçetelerini mutfak masasının üzerine yığmış, yanına
> 2
> yaşındaki küçük kardeşini de oturtmuş, elinde kibrit, acaba bunlar yanıyor
> mu
> diye denemek üzereyken yakalamamışlar.
>
> Bazıları der ki, anne olmak için eğitimli bir insan olmana gerek yoktur.
> Belli ki bu
> "bazıları" hiçbir zaman lise birinci sınıfa giden çocuklarının matematik
> ödevlerine
> yardımcı olmak zorunda kalmamışlar.
>
> Bazıları der ki, beşinci çocuğunuzu ilk çocuğunuz kadar çok sevemezsiniz.
> Belli ki
> bu "bazıları" beş çocuk sahibi değil.
>
> Bazıları der ki, çocuk yetiştirmek için gereken her şeyi kitaplardan da
> pekâlâ
> öğrenebilirsiniz. Belli ki bu "bazıları" çocuğunu burnunu ya da
> kulaklarını leblebilerle
> doldurmuş olarak bulmamış.
>
> Bazıları der ki anne olmanın en zor tarafı artan iş yükü ve evde yerine
> getirmen gereken sorumluluklardır. Belli ki bu "bazıları" hiç çocuklarını
>
> anaokula göndermek üzere ilk defa okul servisine bindirmek, ilk defa
> yatılı
> okula göndermek veya çocuklarının uçağa ilk defa yalnız başına binişini
> seyretmek zorunda kalmamış.
>
> Bazıları der ki, bir anne çocuklarını evlendirdikten sonra artık onlar
> için
> endişelenmekten vazgeçebilir. Belli ki bu "bazıları" çocuk evlendirmenin
> fazladan endişelenecek bir kız ya da bir erkek çocuk daha edinmek
> olduğundan
> bihaber.
>
> Bazıları der ki, çocuk kendi hayatını kurduktan sonra artık annenin görevi
>
> bitmiştir. Belli ki bu "bazıları" nın hiç torunu olmamış.
>
> Bazıları der ki, annenize onu sevdiğinizi söylemenize gerek yoktur,
> anneniz
> bunu zaten bilir. Belli ki bu "bazıları" bir "anne" değil.
>
> HAYATINIZDAKİ TÜM ANNELERE..........
Başlık: Aşk ışıltısı (Bu yazıya zaman ayırın)
Gönderen: sacrife - Mar 26, 2008, 05:17 ÖS
annem bnim herşeym.paylaşım için saol
Başlık: Aşk ışıltısı (Bu yazıya zaman ayırın)
Gönderen: crazy_kubra - Mar 26, 2008, 05:20 ÖS
annelerin değeri çoş geç anlaşılıor tşkler zeo
Başlık: Aşk ışıltısı (Bu yazıya zaman ayırın)
Gönderen: çαηαк - Mar 26, 2008, 05:45 ÖS
byu hayata bağlanmamım sebeblerınden bırıde annemdır... annemsiz asla yapamam paylaısım harıka zeo benden rep işler
Başlık: Aşk ışıltısı (Bu yazıya zaman ayırın)
Gönderen: gemlikli16 - Mar 27, 2008, 01:10 ÖS
gerçekten harika bir paylaşım olmuş emeğine sağlık.
Başlık: Aşk ışıltısı (Bu yazıya zaman ayırın)
Gönderen: Sarı$ın - Şub 03, 2008, 02:42 ÖÖ
Çok EtkiLeyici tŞkLer ...